Marka İsmimi Nasıl Belirleyebilirim?
İsim ve logo kolay iş, müşteri lazım müşteri! Dedi veee tüccar geleceğe 3–0 geriden başladı. Hatırlanmak! İşte bütün mesele bu. Ticari faaliyetlerimizden, özel hayatımıza kadar istediğimiz ilk ve son şey hatırlanmaktır. İlk tamam da neden son? Spoiler Alert!
Ölüyoruz. Öldüğümüzde istediğimiz ve arzu ettiğimiz şeylerden biri güzel anlarla birlikte anılan bir birey olmak. Bir iz bırakma isteği aslında. İsimlendirilen ve hayatınıza dokunan her varlık birden fazla tetikleyici ile anımsansa da bir kelime içerisinde dünyalarca etkileşimi içinde tutabiliyor. Bir markanın aslında temelde nesneden ruhlu ve değer tutabilen bir varlığa bürünebilmesi için ilk adım bu; isim koymak.
Şu işin bir adını koyalım dediğinizde her şey ciddileşiyor. Marka içinde bu durum söz konusu. Markanın deneyimle ilişkisi hakkında kısa bir yazı yazmıştım,
Deneyimlerin oluşturduğu serüvenin zihinlerde kalıcılığını ve çağrışım tetikleyicilerini sağlayanlardan biri isimdir. Az önce bahsettiğim gibi her isim bir dünya demek! Bu dünyanın vatandaşları yani müşterileriniz/tüketiciler nerede, kim, hangi dilde konuşuyorlar ve kategorinize bakmalısınız. Tek tek bu maddelerin neden etkili olduğunu aşağıda anlatıyorum.
1. Nerede?
Seçtiğiniz kitlenin nerede yaşadığının dil haricinde motivasyonlarına büyük bir etkisi var. İnsanların büyüdükleri coğrafya sosyokültürel etkileşimleri doğrudan etkiliyor. Bu etkinin yaratacağı farklılıklar markalar için en az insanlar kadar büyüktür. Örneğin; bir coğrafya da aynı anlamı taşıyan fakat günlük hayatta argo olarak kullanılan kelimeler mevcut. Sadece argo olarak anlamsal değişiklik yok elbette. Bir kelime hem nötral hem de negatif anlamda taşıyabilir. Ya da nötral ve pozitif.
Metaforik düşünebilir aslında bu kelimeler için. İnsanı bir molekül ve kelimelerin oluşturacağı etkileri de bir iyon olarak düşünürsek. Molekülün ve iyonun etkileşimini etkileyen ortamı da kullanım anı ve sosyokültürel durum etkiler.
2. Kim?
Segmentasyon sonucunda hedeflenen kitleye planlanan şekilde ulaşılabilmesi ve tutunabilmesi için isimlendirmeyi mutlak surette etkiler. 2,850,000.00₺’ye Toyota’dan bir araç alır mısınız? Sanmam bende almazdım. Ama bir Lexus için bunu düşünebilirdik belki de. Bu arada Lexus markası Toyota’ya ait.
3. Hangi dil?
Şu an yalnızca Türkiye’de faaliyet göstermek isteyen fakat ileride uluslararası çalışacak bir firmanın öncelikli ülkelerdeki dilleri göz önünde bulundurması gerekir. Çoklu isim karmaşası geriye götürür.
İsim değişimi elbette bazen strateji için gerekli. Lokasyon bazlı çalışmalarda bu karmaşa faydalı bir hamleye dönüşebilir.
4. Kategori
İsimlendirme aşamasında elbette ürününüzün ya da hizmetinizin bulunduğu kategori büyük bir öneme sahip. Ürününüzün ya da hizmetinizin kategorisi ile tezatlaşmayacak bir isim olmalı. Aynı şey logo içinde geçerli ama bu konu bambaşka bir yazı demek. Burada tezatlaşma önceden biz insanların belirlediği belirli düşüncelerin çok daha ücra noktalarına göç etme ve tersine kelimelerin kullanılması anlamında. Örneğin; Şakak Meyhane isimli bir restoran kategorisinde tezat bir isim kullanıyor. Araya bir “r” eklerseniz bu iş tamamdır. Diyarbakır Pizza, Emisyon Sanat’da bir örnek olabilir. Tezatlık örnekleri sınır tanımayabilir. Serbest çağrışımlarla güzel bir yaratıcılık ateşlemesi olarak düşünülebilir hatta!
5'e tamamlayarak okuyan herkesin zihnine bir ferahlık hissi sunmak isterdim fakat şimdilik bu kadar, 5'e ve katlarına tamamlanacak nice yazılarda görüşmek üzere. Dijital markalama ve dijital pazarlama hakkında sorularınız olursa bana ulaşabilirsiniz.
Gerçek bir son yok. Sadece hikayeyi durdurduğumuz bir yer var.
Frank Herbert
0 Yorum